13 Ocak 2014 Pazartesi

Hayatı yeniden yaşamayı öğreniyorum


Gri İstanbul sabahlarının biri. Havanın mevsim normalleri sinüs eğrisini şaşırtacak şekilde inanılmaz güneşli ve sıcak idi uzun bir süredir. Birazdan yağmur başlayacak ve istanbul'a yağmurlu günlerde sinen o yosun kokulu deniz havası inecek. Böyle günlerde huzur duyardım ben şimdi ise yanına yeni bir arkadaş geldi. Yalnızlık...

Çaydanlık her sabah ilk yaptığım demlenmek üzere buharı tüterek sabahın huzurunu estirirken, radyoda Mozart  ruhumun ritmini ayarlıyor.

Dün kargodan gelen zarfı açınca kalbimde hissettiğim yanmayla birlikte iyi birşey yapmışlığın verdiği o gururu hissettim. Eşimin ölümünün ardından herkese haber vermenin en iyi yolunun gazete ilanı olduğunu  anladım. İlana eklediğimiz çiçek göndermek isteyenlerin TEVe bağış yapmaları ibaresi bu hislerime sebep olan. Kargo TEVden geliyordu. cenaze töreni münasebetiyle TEVna bağış yapanların listesi ve bir teşekkür ve taziye mesajı idi. Liste iki sayfa uzayıp gidiyordu. 

Sanırım hayat bana bir mesaj veriyordu. Eşim hayattayken o hep arkadaş biriktirirdi. Onlar için her imkanını kullanır, yapabileceği ne varsa zorlayarak onların faydası için uğraşırdı. Bu sadece arkadaşları için değil yanında çalışanlar, çarşıda ki esnaf, taxi şöförleri hatta caddede medil satanlar için bile böyleydi. O iyi bir insandı. Güzel insandı. Adam gibi adamdı...

Şimdi şarkının dediği gibi hatıralar dört bir yanımda,  ben hatırlamak istemesem de bana herşey onu hatırlatıyor. Hangisi doğru bilemiyorum, bulunduğum, gittiğim her yeri ondan arındırmak mı, yoksa herşeyine sarılıp heryerde onun izlerini bırakmak mı? Üzerimde hırkası, dışarı çıkarken atkısı beni bırakmıyor. Sanki birkez daha kaybedecekmişim gibi geliyor, onları çıkarırsam. 

Biz birbirimize çok aşık olduk, çok sevdik birbirimizi, hiç terk edemedik, ayrılmadık. Birlikteliğimiz o kadar sağlamdı ki hayatın entrikaları, iyi ve kötü hiç bir şey bizi birbirimizden koparamadı. Sinemaya gittiğimde elele tutuşurduk, sevgimizi daha iyi hissederdik sanki. belki bu yüzden sinemaya gitmeyi çok severdik. Ben 19 yaşımda aşık oldum, 22 yaşında evlendim, 23 yaşımda anne oldum. Hayatı onunla tanıdım, onunla öğrendim, onunla yaşadım. Ama aramıza hayat girdi işte.Yaşam ağır basıyor.Şimdi onsuz nasıl yaşanır öğrenmeye çalışıyorum.

İstanbul en sevdiğim şehir, hep dediğim gibi bu şehirde içimde kuşlar uçar benim. Bu yaşamı eğer kendi başıma yaşayacaksam İstanbul bana yardım eder. Sahil boyunca uzun yürüyüşler yapıyorum. Su beni rahatlatıyor. Derler ki, eğer boğazın sularina bakıp, seni üzen bir derdini anlatırsan, su onu da alıp götürürmüş uzaklara...

Yaşam, aldığımız nefes sayısıyla değil, nefesimizi kesen anların sayısıyla ölçülüyorsa şayet ben zaten çok uzun yaşadım...

6 yorum:

  1. bu nasıl güzel bir bitişti böyle, ne güzel ardından bunca güzel cümle kurabilmek. istanbul'un size iyi gelmesini yürekten dilerim..

    YanıtlaSil
  2. Çok güzel yazmışsınız okurken beni benden aldınız. Hayatın oyunları bazen çok acımasız oluyor ne yazık ki. Eşinizin mekanı cennet olur inşallah.
    İstanbul bir büyü gibi gerçekten. Yaralara anlık da olsa çok iyi geliyor..
    Sevgilerimle

    YanıtlaSil
  3. Nefesini kesen çok çok uzun yılların olsun dilerim.

    YanıtlaSil
  4. Yazınızı duygulanmadan okumak mümkün değil Defne Hanım, eşiniz ve sevgisi daima sizinle olacak bedeni yanınızda olamasa bile, belki bu sayede sevginizin yeni bir boyutunu keşfedeceksiniz, ama zamanı gelince bu sevgiyle beraber kendi yaşamınızı yaşamalı, zamanı gelince yeniden gülebilmelisiniz bence... sevgiler

    YanıtlaSil
  5. Sevgili Definecim... Ne mutlu ki sevgiyle dolu güzel bir hayatı paylaşmışsınız birlikte. Belli ki eşin çok iyi bir insanmış.. Hayatlarına dokunduğu insanların, eşine dair güzel sinerjileri seni hep güçlü kılacak. Ve eşin daima hep seninle olacak.. Sen O'nu hem kalbinde hem de hayatın içinde hep yaşıyor / yaşatıyor olacaksın.

    Suyun dinginliği ve sonsuz enginliği alıp götürsün içindeki kederleri.. Mekanı cennet olsun ..
    Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  6. Allah sabır versin. Üzüldüm ama herseye rağmen bu tutunus çok güzel

    YanıtlaSil