“
I was putting (Louis) to bed and told him that even when I’m old and gray and more wrinkly than I am now, I’ll still love him and want to tuck him in. And he asked why I have wrinkles, and I said, ‘Well, I hope some of them are from laughing so much.’ And he touched my face and said, ‘You’re not old, you’re just happy.'”
Ben buna bayıldım. Sandra Bullock M'im en beğendiği yabancı kadın oyuncuydu. Bu sebeple aptalca bir kıskançlık gösterdiğim doğrudur zamanında. Geçenlerde rastlayınca çok hoşuma gitti ve blogda paylaşmak istedim bende.
Sandra 5 yaşındaki oğlu Louisi yatağa yatırırken yaşlandığını ve yüzünde bu günden daha fazla kırışıklıklar olduğunda da hala onu çok seviyor olacağını söylediğinde Louis niye yüzünde şu anda kırışıklıklar olduğunu sorar. Sandra bunların bazılarının çok fazla gülmekten olduğunu söyleyince Louise yüzüne eliyle dokunup, Sen yaşlı değilsin, sadece mutlusun der.
Hepimizin yüzündeki kırışıklıkların çok gülmek yüzünden oluşmasını umalım. Çocukça bir bilgelikle.
Issız bir adaya düşerseniz yanınıza almak isteyeceğiniz üç şey nedir? geyik sorusunun cevabını düşünmeyen var mı aranızda? Ama şu anda düştüğünüz bu ada ıssız bir ada değil.Yanınıza almak için düşündüğünüz termometre, yağmurluk paraşüt gibi nesneleri düşünmeden, düşüncelerinizdeki ağırlıkları atıp, bu ada da zenginleşeceksiniz. İyi ki geldiniz.Hoş geldiniz
24 Nisan 2015 Cuma
''You’re not old, you’re just happy'”
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Bu paylaşımınızı kaçırmışım Defne Hanım. Louise ne güzel söylemiş:)) çocukların bu eşsiz bakış açısına bayılıyorum, Louise'in annesini daima çok güzel bulacağına eminim:) sevgiler:)
YanıtlaSilKesinlikle
Sil