10 Haziran 2016 Cuma

Neden bu kadar kasalım ki?





Aşağıda yazılanları okuyunca yorum eklemeden bloguma almak istedim. Benim gibi sizin de bloğunuzu farklı bir bakış açısından değerlendirme fırsatı sunduğu için merak edeceğinizi düşündüm. Benim bloguma gelince bir nevi günlük tutar gibi hiç kimseye beğendirme kaygısı taşımadan kendim için yazıyorum bu bloğu. Önceden tasarlayıp bir takım plan program dahilinde ya da mentorluk yada koçluk alarak yapmaktan hiçbir zaman hoşlanmadım. Yapılan her işin özde ve natural olanı beğeniliyorsa o iş başarılıdır benim gözümde, GDO eklenerek yazılmış yada yapılmış hiç bir iş başarılı değildir demiyorum,Ancak reytinglere bakıldığında mutlaka başarılı olarak adlandırılan yada aldığı reklam sayısı kadar başarılı olma fikri beni irrite ediyor. Hele hele bu amaçla amatörce blog yazanların diğerlerini rakip gibi görmeleri bunu bir hırsa dönüştürmelleri bahsettiğim.Benim ilkelerim doğrultusunda eğer okunan bloğunuzda anlattıklarınız okuyucu çekiyorsa bu doğal olmalı, yazdığınız blogun başarılı olma kriteri için. Tabii ki farklı bloglar okuyup güzel olan kısımları kendinize özgü olacak şekilde blogunuza almayı yine dogru buluyorum.
Anlatmaya çalıştığım, bu anlayış hayatın her alanına o kadar sindi ki, değer anlayışlarımızı, başarı, hatta sevgi paylaşma saygı kriterlerini değiştirdi. Bilmem anlatabildim mi?
Şimdi sizin yorumunuza bırakıyorum. 

Bloglama Konusunda Sıklıkla Yapılan Hatalar


Tam yazmaya başlayacaksınız, ama konuya nereden gireceğinizi bir türlü bulamıyorsunuz. Elinizi klavyenin tuşları üzerinde gezdiriyor, yoğunlaşmaya çalışıyor, tam oldu bu iş diye düşünürken bulduğunuz sihirli kelimeyi unuttuğunuzu fark ediyorsunuz. Sonra aniden gelen ilham ve istekle yazmaya başlıyor, yüzlerce kelime yazdıktan sonra bir bakıyorsunuz ki anlatmak istediğiniz konu dışında başka her şeyden bahsetmişsiniz. Doğal olarak başa dönüyor ve hoop! sil baştan yazmaya çalışıyorsunuz. Sizce neden bahsediyor olabilirim? Günümüzün en popüler alanlarından biri desem? Kimilerinin para kazanmak amacıyla bu yola çıktığı, kimilerininse sadece hobi amaçlı yaptığı bir iş desem? Tamam tamam, söylüyorum. Bahsettiğim konu bloglama! Yani aynı zamanda zamanımızın internet üzerinden yapılan en kazançlı işlerinden biri! Sonuçta; bloglar insanlarla iletişim kurmak, fikir paylaşmak, ürün ya da hizmet pazarlamak için etkili araçlar. Bloglama yapabilecek yeterliliğe sahip olanlar da bu etkili araçlardan faydalanmayı kesinlikle biliyorlar.

Sonuçta, amacınız ne olursa olsun bloglama hususunda dikkat etmeniz gereken bazı noktalar var. Daha doğrusu, bloglama alanında başarılı olmak için bazı hatalara dikkat etmeniz lazım diyeyim. Çünkü pek çok blog yazarının başarısızlığa sürüklenmesindeki temel nedenler neredeyse çoğunun yaptığı aynı hatalardır. İşte bu nedenle siz başkalarının tecrübelerinden faydalanmayı bilmeli ve daha önce defalarca düşülmüş tuzaklara düşmemek için adımlarınızı doğru atmalısınız. Tabii, eğer bu alanda gerçekten başarılı olmayı ve ilerlemeyi istiyorsanız. Peki, nedir dikkat etmeniz gereken hatalar? İşte onları da aşağıdaki başlıklarda bulacaksınız. Bakın bakalım, sayısız blog yazarının başarısına engel olan en sık yapılan hatalar nelermiş?Peki, ya siz kelime anlamı olarak; blog sitesine yazı yazmak, yani blog yazarlığı yapmak olan bloglama hakkında ne düşünüyorsunuz? Daha önce kendinize bir blog açmayı hiç düşündünüz mü? Ya da takip ettiğiniz başarılı blog siteleri var mı? Veya internetten para kazanmak denildiğinde akla ilk gelen yöntemlerden biri olan bloglamayı belki de şu an kullanmaya çalışıyorsunuz. Belki aylar öncesinde açtığınız bir blogunuz var, ama henüz istediğiniz kazancı elde edemediniz. Gelen ufak tefek reklam teklifleri haricinde bu işin bir hayrını göremediniz. Aslında içeriği ve teması bakımından gayet başarı olduğunu düşündüğünüz, tekil ziyaretçi sayısının da ortalamanın üzerinde olduğu blogunuzdan neden istediğinizi hala alamadığınızı merak ediyorsunuz. Belki de daha önce bu işi yapmayı düşünmüş, ama sabırsız davrandığınız için blog yazmaktan vazgeçmişsinizdir. Dönün tersine, sadece merak ettiğiniz için acemi bir blogger olarak bu yola çıkmış; ama zamanla bu işin tam da size göre olduğunu anlamış da olabilirsiniz.

Uzun Vadeli Düşünememek!

Uzun Vadeli Düşünememek!Bloglama konusunda sıklıkla yapılan hatalardan bir tanesi budur. Çoğu blogger gündemde olan konulara odaklandığı için nitelikli ve kalıcı okuyucu kazanamaz. Bu nedenle de sadece kısa vadede başarılı olabilir. Anlık olarak çok fazla kullanıcı çekebilecek, ama uzun vadede okuyucu sayısını arttırmayacak bu hata yüzünden de hedeflenen başarı elde edilemez. Yani başarılı bir blog yazarı olmak istiyorsanız; içeriğiniz sadece popüler konularla sınırlandırmamalı, yayınlandıktan aylar sonra bile okunabilecek nitelikte içerikler üretmeye çalışmalısınız. Çünkü blogunuzun popüler konularla dolu olması, asla ama asla bir başarı ölçütü olmayacaktır.

Kopya İçerik Üretmek!

Kopya İçerik Üretmek!Tamam, içeriklerinizin konusunu belirlerken elbette başkalarının yazdıklarına bakabilir, onlardan esinlenebilirsiniz. Ama bu işin ucunu kaçırdığınız zaman, özgünlükten uzaklaşır ve başarısızlığa sürüklenirsiniz. Çünkü konularınız tükendiği zaman adımlarınızı başkalarına göre atmak durumunda kalır ve gündemde olan konulara yönelirsiniz. Böylece yapabileceğiniz en büyük hatalardan birini yapmış olursunuz. Sonuçta bu konuda yeterince bilinçli olmayan ve bloğunu bir an önce içerikle doldurmak isteyen pek çok blogger işte bu hatayı yapmaktadır. Yani ya kopya içerik kullanmakta ya da daha önceden yazılmış yazılar üzerinde birkaç küçük değişiklik yaparak kalitesiz içerik üretmektedir. İşte siz bu hataya düşmemeli ve içeriklerinizin hem kaliteli hem de özgün olmasına dikkat etmelisiniz. Nitekim bloglama konusunda başarıya ancak bu şekilde ulaşabilirsiniz.

Rakamlara Takılıp Kalmak!

Rakamlara Takılıp Kalmak!Bloglama hususunda yapılan hatalardan bir diğeri de rakamlara takılıp kalmaktır. Tekil ziyaretçi sayısına, üye yorumlarına, üye sayılarına ve ziyaretçi sayılarındaki artış azalışlara göre hareket eden yazarlar bu noktada da hataya düşmektedir. Yüksek rakamlar karşısında sevinen, azalmalar karşısında ise üzülen blog yazarları bu şekilde ya kendilerini demotive eder ya da gereksiz yere zafer çığlıkları atar. Çünkü başarıyı sadece rakamlara göre belirleyemezsiniz. Bir gün bakarsınız sayfanızda 3000 kişi var diğer gün bir bakarsınız 300 kişi bile yok. Bu nedenle; değişkenlik göstermesi gayet normal olan rakamlara takılıp kalmaktan vazgeçmeli, bunun yerine sizi sürekli takip eden okuyucularınıza yoğunlaşmalısınız.

Okuyucunun Niteliğine Göre Değil Niceliğine Göre Hareket Etmek!

Okuyucunun Niteliğine Göre Değil Niceliğine Göre Hareket Etmek!Hani hep derler ya, başarı için nitelikli okuyucu kazanmalısınız diye. İşte bu söz kesinlikle doğrudur. Bir blog sitesi açtıktan sonra düşünmeniz gereken ilk konu nasıl nitelikli okuyucu kazanacağınızı bilmek olmalıdır. Sonuçta gün içinde açıp kapattığımız o kadar çok sayfa, o kadar çok site var ki! Emin olun sizin blogunuz da tekil ziyaretçilerinizin çoğunluğu için şöyle bir bakılıp geçilen sitelerden herhangi bir tanesi niteliğinde olacaktır. İşte bu nedenle de nicelikten çok okuyucunuzun niteliğine odaklanmalısınız. Sizi sürekli takip edecek okuyucu kazanmak için içeriklerinizin birbiriyle alakalı konular olmalarına dikkat etmelisiniz. Kolay yollardan ziyaretçi çekme yoluna giderseniz, aynı şekilde kolaylıkla ziyaretçi kaybedebileceğinizi de bilmelisiniz.

Her Konuda Yazmaya Çalışmak!

Her Konuda Yazmaya Çalışmak!Her konuda yazmaya çalışmak da yapmamanız gereken bir hata! Çünkü bu şekilde yine kalıcı değil geçici okuyuculara yönelik çalışmış olursunuz. Daldan dala atlamak yerine birbiriyle alakalı konularda içerik üretmeye çalışmalısınız. Mesela; iş dünyası üzerine yazılar yazacaksanız, moda güzellik gibi konularda içerik üretmemelisiniz. Zira her konuda yazmaya çalışmak sizi kesinlikle başarısızlığa sürükleyecektir. İşte bu nedenle bloglama alanına yönelmeden önce ne alanda içerik üreteceğiniz bilmeli ve içeriklerinizin kendi aralarında tutarlı olmalarına özen göstermelisiniz. Teknoloji ile ilgili yazma fikriyle yola çıktıktan sonra kişisel gelişimle ilgili yazarsanız, okuyucularınız üzerinde olumsuz etki yaratır ve nitelikli okuyucularınızın sayılarında önemli bir düşüşe neden olursunuz.

Yeterli Derecede Reklam Yapmamak!

Yeterli Derecede Reklam Yapmamak!Blog yazılarınızı hobi olarak yazmıyor, bu işi profesyonel olarak yapmak istiyorsanız reklam konusuna da dikkat etmelisiniz. Yani okuyucuların bloğunuzu keşfetmelerini beklemek yerine siz onlara doğru gitmelisiniz. Sonuçta; her gün açılan yeni bloglardan sadece bir tanesi olduğunuzu unutmamalı ve içeriklerinize çok güvenseniz bile yine de kendinizi pazarlamanız gerektiğini unutmamalısınız. Bunun için de blogunuzun promosyonunu doğru bir şekilde yapmalısınız. Arama motorlarında üst sıralara çıkmak için SEO yapmayı öğrenmeli ya da bu alanda uzman olmuş kişilerden faydalanmalısınız. Aynı şekilde içeriklerinize benzer blogların ya da internet sitelerinin okuyucularından faydalanmak için reklam verme, bağlantı değişimi yapma gibi yollara yönelmelisiniz. Zira belirli bir noktaya gelene kadar bu yoları denemeniz, blogunuzun tanınması için muhakkak gereklidir.

Gelen Tekliflerde Seçici Olmamak!

Gelen Tekliflerde Seçici Olmamak!Bloglama konusunda yapılan hatalardan biri de gelen her teklife olumlu karşılık vermektir. Şöyle ki blogunuz belirli bir seviyeye geldikten sonra küçük büyük bazı firmalar sizinle iletişim kurarlar. Siz de para kazanmanın ve teklif almanın verdiği heyecanla gelen her teklife evet deme gibi büyük bir hata yaparsınız. İşte bunu yapmamalısınız. Bloglama alanında başarılı olmak istiyorsanız, gelen teklifleri akıllıca değerlendirmeli ve gelen her teklifin sizin için faydalı olmayacağını hesap etmelisiniz. Mesela; güvenilmeyen bir firmanın reklamını yaparak 100 lira kazanır, belki de bir hafta sonra 1000 lira olarak gelebilecek bir teklif şansını kaybetmiş olursunuz. Yani hemen evet demeden önce, yanıtınızın size ne kazandıracağını gerçekten düşünmelisiniz. Yoksa hem potansiyel müşterilerinizi hem de okuyucularınızı kaybedebilirsiniz.

Sosyal Medyaya Gereken Özeni Göstermemek!

Sosyal Medyaya Gereken Özeni Göstermemek!Evet, bu konuda başarılı olmak için yapmanız gereken bir diğer şey de sosyal medyaya gereken özeni göstermek. Sayfanızı yeterli ve kaliteli içerikle doldurduktan sonra onu daha çok okuyucu çekebileceğiniz takip kanallarıyla da sunabilmelisiniz. Sonuçta; sosyal medyaya gereken özeni göstermezseniz hem okuyucularınızı yeterince tatmin edemez hem de ziyaretçi kazanma şansınızı azaltmış olursunuz. İşte bu nedenle de uygun takip kanallarını kullanmanız gerektiğini bilmelisiniz. Tabii, bunu yapmadan önce blogunuzun ne kadar güçlü olduğuna karar vermeli ve ayrıca zaman ayırmanız gerekecek takip kanallarını akıllıca seçmelisiniz. Eğer çok fazla takip kanalıyla uğraşabilecek olanaklara sahip değilseniz, o zaman en fazla kitlenin olduğu sosyal medya mecralarına yönelmelisiniz.

Alanındaki İnsanlarla İletişim Kurmamak!

Alanındaki İnsanlarla İletişim Kurmamak!Eğer sizinle aynı alanda olan insanların yaptıkları işlere uzak kalıyor, onları takip etmiyor ve iletişime girmekten çekiniyorsanız; o zaman da hata yapıyorsunuz demektir. Çünkü bu hareketiniz tamamen yanlış olan ve sizi başarısızlığa sürükleyecek bir davranıştır. İşte bu nedenle, pek çok kişinin düştüğü bu tuzağa dikkat etmelisiniz. Belirli bir seviyeye girmiş blog yazarlarıyla iletişime geçmeli, onlarla fikir alışverişi yapmaktan çekinmemelisiniz. Nasıl ki başarılı olmak isteyen bir girişimci için rakiplerini tanımak ve onlarla iletişim kurmak gerekliyse, aynı kuralın blog yazarları için de geçerli olduğunu bilmelisiniz. Uzun lafın kısası; alanınızdaki insanlarla iletişim kurma konusunda çekingen davranırsanız, hanenize eksi bir puan yazılmasına neden olursunuz demektir.

Okuyucu Gözünden Bakmamak!

Okuyucu Gözünden Bakmamak!Bloglama alanında dikkat etmeniz gereken önemli konulardan biri de bu! Eğer bu alanda başarılı olmayı gerçekten istiyorsanız, blogunuza okuyucuyu gözünden bakmayı öğrenmelisiniz. İçeriklerinizin ne kadar dikkat çekici, ne kadar tatmin edici olduğunu düşünmeli; içinize tam olarak sinmeyen noktalarda hemen düzenlemeler yapmalısınız. Bu konuda arkadaşlarınızdan yardım almayı da düşünebilirsiniz. Düşüncelerine önem verdiğiniz kişilerden blogunuzla ilgili yorum yapmalarını isteyebilir, alacağınız yorumlara göre hatalı olduğunuz yerleri düzeltebilirsiniz. Yorum demişken, yazılarınıza gelen okuyucu yorumlarına da cevap vermeyi unutmamalısınız. Aksi takdirde okuyucu kaybedebilir, çünkü yorumlarına karşılık vermemekle onlara karşı saygısızlık etmiş olursunuz.
İşte bu hatalardan uzak durur ve işinizi iyi yapmak için gereken çabayı gösterirseniz, siz de bilinen en iyi bloglardan birinin sahibi olmanın gururunu yaşayabilirsiniz. Sonuçta; zaten bu konuda yeteneğiniz olduğunu düşünürsek, yapmanız gereken tek şey gözünüzü sürekli açık tutmak ve başkalarının düştüğü tuzaklara karşı kendinizi hazırlamak.
Alıntı:http://paratic.com

11 yorum:

  1. Başlıkta mükemmel özetlemişsiniz benim de dahil olduğum bakış açısını. Gerçekten neden bu kadar kasalım ki?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevindim aynı şekilde düşündüğümüze , sevgiler

      Sil
  2. Blog işi akışına bırak gerisi gelir işi, sadece ve sadece buraya değer vermek gerek bu alana ve bu alandakilere, gerisi zaten bir sinerji.

    YanıtlaSil
  3. Çok uzun yazan ve yorucu blogları okuyup takip edemiyorum... ama özgün, içten ve samimi olursa hemen dikkatimi çekiyor. Paylaşım için teşekkürler, Sevgilerimle

    YanıtlaSil
  4. Kasmak yerine rahatlatmalı değil mi? :))

    YanıtlaSil
  5. Bu yazınızı atlamışım Defne Hanım:) evet gerçekten beni de rahatsız eden bir konu bu, blog (sanat gibi:) blog için olmalı, sonuçta bir paylaşım alanı, içten, samimi ve nitelikli blogların zaten kendi çevrelerini oluşturacağını düşünüyorum, bu güzel paylaşımınız için teşekkürler, sevgiler:)

    YanıtlaSil